Konusu: Bir şirketin sadece 2 çalışandan oluşan bilgi işlem bölümüne bilgisayardan hiç de anlamayan bir yönetici atanır. Aslında sosyal yönleri pek fazla olmayan Roy&Moss'un yeni yönetici Jen ile olan ilişkilerini izlerken gülmekten yerinizde oturamayacaksınız.
Bu dizi tanıtımını neden daha önce yapmadım gerçekten bilmiyorum. Kendileri en sevdiğim komedi dizilerinin başını çekmektedir halbuki. Ve de bence en iyi İngiliz komedi dizilerinden biridir. Gerçi benim için İngiliz sit-comları sadece Fawlty Towers ve The IT Crowd'dan oluşmaktadır nedense diğerleri ile bir türlü anlaşamadık. Sanırım sorun bende değil de İngilizlerin espri anlayışında, neyse ki bu dizi ile aramız gayet iyi. İşte bu yüzden 4. sezonun ardından 3 yıl sonra yayınlanan son bölümünü de izler izlemez yorum atmaya geldim.
Benim diziye başlamamın yegane sebebi teknoloji üzerine kurulu bir dizi olmasıydı. Birazcık bilgisayarkolik -varsa böyle bir tanım- biriyimdir de. Hatırlıyorum da konusunu arkadaştan duyar duymaz eve adım attığım ilk anda diziyi izlemeye başlamıştım. Ne günlerdi, geçti gittiler hemen. Neyse, tamam tamam hayat hikayemi falan anlatmayacağım korkmayın.
Benim dizide en sevdiğim karakter Moss oldu, sanırım favori karakteri Moss olan tek kişi de ben değilimdir. Yani vardır başkaları da değil mi, yoksa garip biri olduğumu düşünmeye başlayacağım. Kendisi dizinin en sıra dışı, en kendine özgü, bir o kadar da şirin karakteridir. Fazlasıyla geek ve komiktir. Yani sevmemek elde değil.
Benim dizide en sevdiğim karakter Moss oldu, sanırım favori karakteri Moss olan tek kişi de ben değilimdir. Yani vardır başkaları da değil mi, yoksa garip biri olduğumu düşünmeye başlayacağım. Kendisi dizinin en sıra dışı, en kendine özgü, bir o kadar da şirin karakteridir. Fazlasıyla geek ve komiktir. Yani sevmemek elde değil.
Az önce IMDB'den yorumlara baktım ve Türkiye'den birinin yorumu çok dikkatimi çekti, yorumun içeriğini ve yazarını söylemeyeceğim ama yorum yapan kişi diziyi çok saçma ve oyunculukları da çok abartılı bulmuş. Bu durum bana bir arkadaşımın Leyla ile Mecnun hakkında söylediklerini hatırlattı. O da hemen hemen aynı şeyleri söylemişti. Ve ben iki diziye de bayılıyorum.
İki dizide de espri anlayışı sıradanın çok daha ötesinde, evet abartı var ama özellikle Leyla ile Mecnun'da hemen her an seyirciye verilen bir mesaj var. Espriler çok ince, herkesin sevebileceği türden değil. Bense aksine bu tür yapımları seviyorum o nedenle iki diziye de tam anlamıyla ba-yı-lı-yo-rummm.Bu konuya neden girdim hiç mi hiç bilmiyorum sanırım yarama dokundular :)
IT Crowd'a dönecek olursak, dizinin her bölümü yaklaşık 30 dakika, eğer ilk 3 bölümü izleyip hala daha diziyi sevmediyseniz boşuna vakit harcayıp hepsini izlemeye kalkmayın zaten. Çünkü çok farklı bir şey görmeyeceksiniz devamında, ama ilk bölümleri sevenler sonradan pişman olmayacaklardır zira her bölüm aynı kalitede. Yani kısmen, Douglas Reynholm karakterinin diziye katılışını saymazsak, iyiydi ama bazen çoook çok abartıydı, bana göre, eminim seveni çok vardır ama benim espri anlayışım ile o karakterinki pek uyuşamadı nedense :) Yine de o olmasaydı, dizinin bugün bile bu kadar tutulmayacağının farkındayım.
Demem o ki her sezonda 30'ar dakikadan 6 bölüm-cük olsa da her biri birbirinden farklı ve harika bölümlerdi benim için. Ve dizinin kesinlikle gelmiş geçiş en iyi komedi dizilerinden biri olduğunu düşünüyorum. Kimisi 6 bölümü çok az bulmuş ama bir de şu yönden bakmak gerek, her sezon 20'şer bölüm olsaydı bu kadar izlenir miydi ? Çok izlendiği falan da yok aslında, ne yazık ki çok fazla bilinen bir dizi değil çok sevilir miydi diyelim biz. Cevabını ben vereyim siz yorulmayın, hayır sevilmezdi. İşin cıvığı çıkardı açıkçası ama biz dizinin hayranları keşke demeden edemiyoruz ne yapalım.
Son olarak, diziyi daha önceden izlemiş ama son bölümün yayınlandığından haberi olmayanlar için buyurun buradan keyfine varın son bölümün;
Son olarak, diziyi daha önceden izlemiş ama son bölümün yayınlandığından haberi olmayanlar için buyurun buradan keyfine varın son bölümün;
IMDB Puanı: 8.6
Puanım:
Yorumlar
Yorum Gönder