Il Mare vs. The Lake House

Uzun zamandır bu yazıyı yazmak istiyordum ama bir türlü Il Mare'yi izlemek için fırsat bulamayınca, bir türlü yazıyı yazmak nasip olmadı tabi. Neyse ki sonunda Il Mare'yi izledim!

The Lake House, kendisini yıllardır bildiğim ama bir türlü izlemek istemediğim bir filmdi. Neden bilmiyorum fakat ben filmi korku filmi falan zannediyordum. Afişten olsa gerek zira başka mantıklı bir açıklama yapamıyorum bu durum için. Kısa kesip iki filmi karşılaştırmak istiyorum çok kısa bir şekilde. 

The Lake House'u izledikten sonra her ne kadar film boyunca kafamda bir yığın soru oluşsa da filmi beğendiğimi düşünmüştüm. Fakat Il Mare'yi izledikten sonra bu fikrimden hemen vazgeçtim. Tüm mantıksızlıklarına rağmen The Lake House'u sevmemin sebebi farklı olan konusu ve oyuncularıydı. Fakat Il Mare'den sonra gözüm hiçbir şeyi görmedi. Il Mare mükemmel miydi? Hayır. En sevdiğim filmler arasına girdi mi? O da hayır. Ama iki filmi karşılaştırırsam Il Mare, The Lake House'dan kat kat daha iyiydi. En azından daha mantıklı ve daha romantikti (kişiye göre değişebilir tabi somut şeyler bekleyenler The Lake House'u daha romantik bulacaklardır). 

The Lake House uyarlamasını kim yapmış bilmiyorum ama filmi mahvetmiş diyebilirim. Neredeyse bütün film saçma sapan olaylarla doluydu. Spo vermeden kendimi açıklamaya çalışırsam... Konu zamanlar arası iletişim diyebiliriz, sen zamanda bir noktada değişiklik yaptığın ana bazı şeylerin silinmesi ve hiç yaşanmaması gerekir mantıken fakat filmi dikkatli bir şekilde izleyecek olursanız -aman ne dikkati, ilgisiz bir şekilde izleseniz bile- kopuklukları fark edeceksinizdir. 

(Son aldığım bilgilere göre The Lake House orijinal filmin telifini alamadığını için senaristler aynı ama başka bir film yapmak için oldukça uğraşmışlar sanırım ondan olmuş bütün o boşluklar. Yine de ben olsam daha iyisini yapamayacaksam hiç yapmam daha iyi. Sonuçta ortada güzel bir yapım var, benzerine ne hacet!)

Ayrıca The Lake House'da Sandro Bullock'un canlandırdığı karaktere resmen uyuz oldum diyebilirim. Kız beni çıldırttı. İzleyin bunu da anlayacaksınızdır. 

Il Mare'de her şey mantık çerçevesi içerisindeydi de diyemem tabi ama kafamı o kadar karıştırmadığı kesin. Özellikle Il Mare'nin sonu çok çok çok iyi oldu. Son sahne için senaristin zamanda başka bir nokta seçmesi saçmalığın daniskası olurdu nitekim de The Lake House'da öyle olmuştu. İzleyin, bunu da anlayacaksınızdır. Tabi Koreliler seyirciyi çatlatmayı seviyor, The Lake House daha netti sonu ile ilgili ama Il Mare biraz farklı olmuştu. Tabi ben farklılıkları severim ^^ 

Keşke Il Mare senaryolu, The Lake House oyunculu bir film olsaymış, daha güzel olurmuş. Ama tabi eldekilerle yetinmeyi de bilmek lazım.

P.S: Puan falan vermiyorum hiçbirine.  Kafam çok karışık.