Yüksek bir sosyal konuma sahip Anna Karenina, erkek kardeşi Oblonsky’den evliliğini kurtarmasına yardım etmesine dair aldığı mektup üzerine Moskova’ya hareket eder. Yolculuk sırasında tanıştığı Kontes Vronsky’nin oğlu, subay Vronsky ile karşılaşır, aralarında bir çekim oluşur. Anna, St. Petersburg’a döndüğünde Vronsky de peşinden gelir. Başlayan tutkulu aşk, halk arasında skandal yaratır.
Bu film hakkında ne söylemeliyim bilemiyorum. Beni ters köşe yapan filmlerden biri oldu. Klasik romanları okumayı pek sevmem, tahmin edersiniz ki hal böyle olunca klasik romanlardan uyarlama filmlere de pek sıcak bakmıyorum. Ama bu film benim bu konu hakkında ne kadar yanıldığımı göstermek için çekilmiş sanki. Klasiklere karşı olan ön yargımı yerle bir etti - en azından filmlerine karşı olanını. İzlerken çok zevk aldım.
Keşke diyorum sinemada izleseymişim, klasik olması bir yana bir de tiyatro sahnesinde çekildiğini duyduğum 'yok, ben bu filme hayatta gitme' diyordum. Diyeceksiniz ki neden izledin, Oscar ödülü almış olması bir yana arkadaşım çok ısrar etti izlemem için, bu kadar film izleyen biri olarak izlememe ayrıca şaşırmış olmalı. Eh, peki dedim ben de, izleyeyim. Gerçi Keira Knightly olmasa kolay kolay izlemezdim sanırım, bir filmi izlerken tanıdık simalar arıyor insan bazen. Keira Knightly'nin de oyunculuğu tartışılmaz zaten, sırf o aksanı için bile izlenir bence..
Gel gelelim filme, 'harika' demekten başka ne söyleyebilirim bilemiyorum ama yine de birkaç şey söyleyeyim.. Kostümler için bir şey demeye zaten gerek yok, ödülü kaptılar. Beni en çok etkileyen ise sahne geçişleri oldu açıkçası, çok ince düşünülmüştü her şey. Tabi müzikler de çok güzeldi. Olay akışı... Hikaye konusuna hiç değinmiyorum zaten.
Kitabı okumadım, tabi ki birebir olmamıştır ama çok kaliteli bir uyarlama olduğunu düşünüyorum ben açıkçası. Filmden sıkılanlar da nasıl sıkılmışlar merak ediyorum, birçok filmde sahneleri atlayarak izlemişliğim vardır ama bu filmde onu hiç yapmadı daha doğrusu yap-a-madım. Zaten olaylar öylesine hızlı bir şekilde akıyordu ki 'bu sahne gereksiz atlayayım ben bunu' diyemedim. Her sahne önemliydi benim için..
Daha ne diyebilirim ki, keyifli seyirler...
Yorumlar
Yorum Gönder